Bu Blogda Ara

21 Şubat 2018 Çarşamba

İZMİR'İN TARİHİ KÖŞKLERİ

Karşıyaka Öğretmen Evi
Karşıyaka Yalı caddesi Vapur iskelesi karşısındadır. 1892 yılında inşa edilen yapı, dönemin aydınları ve tüccarlarının eğlendiği Levanten gazinosu olarak kullanılmıştır. Günümüzde öğretmen Lokali olarak hizmet vermektedir.Yapı bodrum üzeri iki katlıdır.Giriş kapısının sağında ve solunda ikişer pencere bulunmaktadır. İkinci katında demir konsollar ile taşınan, etrafı ferforje ile çevrili balkonu bulunmaktadır. Üçgen alınlıklı yapının saçak altları ahşap malzemeyle kaplanmış olup; saçağın etrafı yine ahşap oymalar ile çevrilmiştir. Yapının tüm kapı ve pencerelerin etrafı sövelidir.
Latife Hanım Köşkü
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Annesi Zübeyde Hanım’ın ömrünün son günlerini geçirdiği ve vefat ettiği yapı olması nedeniyle manevi değeri büyüktür.Köşk, Karşıyaka Belediyesi ve İzmir Valiliği’nin birlikte yürüttüğü çalışma sonucunda, restore edilmiş yapısı, o döneme ait eşyaları, Atatürk’ün Zübeyde Hanım’ın ve Latife Hanım’ın balmumu heykelleri ile tarihe tanıklık etmek üzere halkın ziyaretine açılmıştır.
Aliotti Köşkü
Tanınmış Levanten aristokratı Baron Aliotti tarafından 1914 yılında yaptırılan 
Aliotti Köşkü, 1938 yılında Durmuş Yaşar tarafından satın alındı ve 1987’ye kadar 
ev olarak kullanıldı.1992’den bu yana, Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı olarak hizmet veriyor.Bu köşk Karşıyaka Nikah Dairesi’nin karşısında bulunmaktadır.
Van Der Zee Köşkü 
İzmir’e gelen ilk Van der Zee ailesi mensubu,
1792’de Hollanda’dan gelmiştir.Cordelio Evi, 1900 civarında yapılmıştır. Başlangıçta, verandaya bakan geniş yemek odası ve iki yatak odasından oluşan küçük bir köy evi iken, daha sonra, bir yanına dört oda daha yapılarak genişletilmiştir. Ev, denizi tam karşıdan görmekteydi. 
Van der Zee’ler, deniz ticareti yapıyor ve konsolos olarak da görev yapıyorlardı.Cemal Gürsel Bulvarı’nda yer alan bina, tek kattan ve bir bodrumdan oluşur.Yapının bir zamanlar içinde bir tenis kortu bulunan 
epey geniş bahçesi, şu anda bir lokantaya ev sahipliği yapıyor.
Lochner Köşkü  
İzmir’de kendini gösteren ilk Lochner ailesi mensubu, 
Franfurt’tan 1798’de şehre gelen banker Ludwig Lochner’di. 
Köşk, Amadee Lochner tarafından yaptırılmıştır. 50’li 60’lı yıllarda 
rahmetli Eric Lochner’in kurutulmuş meyve ihracatı yapıyordu. 
Eric, daima uzun beyaz bir pantolon giyerdi. Muazzam bir tenis oyuncusuydu. Hem İzmir’de hem de yurtdışında onun soyundan gelenler var. Köşkü, 1980 yılına kadar Epikmen ailesi kullandı. Cemal Gürsel Bulvarı’nda bulunan Lochner Köşkü, iki katlıdır ve dikdörtgen planlıdır. Köşeleri dönüşümlü tuğla ve taş süslemeleri ile vurgulanan yapı bugün anaokulu olarak kullanılıyor.Pennettı Köşkü  
Karşıyaka Cemal Gürsel Caddesi No: 338'dedir. 
Köşk Karşıyaka’da ikamet eden İtalyan Penetti ailesinin adına Armando Penetti tarafından 1930larda yaptırılmıştır. Köşk yaptırılırken İtalya’dan da malzeme getirtilmiş olup Venedik’deki bir saray örnek alınmış ve o saraya sadık kalınarak yapılmıştır. Aile zamanında makine ve makine malzemeleri ticareti ile uğraşmış ayrıca tuğla işinde de bulunmuştur.Penetti Köşkü şu an bir anaokulu olarak işlev görmektedir.
İzmir Cumhuriyet Eğitim Müzesi 
Türk Eğitim Tarihi ve Teknoloji Müzesi olan bina, Karataş’ın ayakta kalan en eski yapısıdır. Sadece Karataş değil, İzmir tarihi açısından da anlam içermektedir.1605 yılında Ermeniler’in bir bölümü, İzmir’e geldikten sonra 1800’lü yılların ikinci yarısında Karataş’a yerleşmeye başlar. Bugünkü Kemal Reis İlköğretim Okulu’nun bulunduğu yerde Surp Garabet Kilisesi’ni kurdular.Tapu kayıtlarına göre, 1934 yılında Milli Eğitim Bakanlığına tescili yapılan bu bina, mimari yapısı ve eğitim tarihinin yanında içinde bulunan eserleriyle eşsiz bir mirastır.2017 yılı başlarında biten tamir ve restorasyon çalışmaları sonucu bina tekrar hizmete açılmıştır.
Demostanis Baltacı, Osmanlı Hamdi Beyle çalışmış ve arkeoloji alanında varlık göstermiş bir kişidir. Nitekim gerek ana bina gerekse bahçe mimarisinde incelemiş bir kültürün varlığı bugün dahi hissedilmektedir.Bucanın en eski yapıtlarından birisidir. 
1863 te Abdülaziz in İzmire gelişinde Bucada kaldığı yer burasıdır.
Kesin bilinmemekle birlikte, muhtemel olarak 1890 larda Malikanenin Ispartalıyan adlı İzmirli bir zengin tüccarın mülkiyetine geçtiği anlaşılmaktadır. 19. yüzyılda Yunan Milli Bankası adına 120.000 kaimeye satın alınmıştır.Daha sonra Venizelos burasını, savaşta ölenlerin çocukları için bir yetimhane yapılmak üzere İzmir Rum Toplumuna bağışlamıştır. Bu tarihte Türk Devleti ne geçen malikane Mustafa Kemal Paşaya bağışlandı. Fakat Paşa burasının okul yapılması istedi.Nitekim malikane 1930 lu yıllarda bu yana okul olarak kullanılagelmiştir.