Beden Dili
Beden dili; vücut duruşu, jestler, mimikler, yüz ifadeleri ve göz hareketlerinden oluşan zihinsel ve fiziksel faaliyetlerle desteklenen “Sözel olmayan İletişim” şeklidir. Beden dili kullanılarak gönderilen sinyaller, neredeyse tamamen bilinçaltı tarafından algılanarak işlenir ve anlamlandırılır.
Yapılan bazı araştırmalar, insan iletişiminin %7’sinin kelimeler aracılığıyla yapıldığını öne sürerken diğer bazı araştırmalar bu oranın %30-%40 civarında olduğunu savunmaktadır. Her iki araştırma sonucuna göre ortak bir kanıya varmak gerekirse; insanlar arasındaki iletişimin asgari %60 azami %93’lük bir oranda beden dili kullanılarak yapıldığı söylenebilir.
Beden diline bakarak bir insanın o anki durumu hakkında bilgi edinilebilir. İçinde bulunduğu ruh haline göre dışarıya verdiği işaretler farklılık kazanır. Bu sayede kızgınlık, öfke, gerginlik, hoşlanma, zevk, mutluluk gibi farklı duygular insanların vücut diline bakarak anlaşılabilir.
1. Baş Hareketleri
-
Başı öne eğmek özgüven eksikliğinin ilk işareti. Bir iltifat karşısında başını öne eğen insanlar içinse utangaç ve çekingen yorumunu yapmak mümkün.
-
Konuşma esnasında kulağa dokunmak veya kulağı kaşımaksa kararsızlığa işaret edebilir.
-
İçten bir gülüş tüm yüzünüzü kaplar ve özellikle gözlerinizden okunur. Buna karşın sahte bir gülüşte sadece dudaklar oynar. Ünlü bir Türk düşünürünün sözü bilim insanları tarafından da onaylanıyor: "Gözler kalbin aynasıdır yalan nedir bilmez onlar."
-
Kafanın hafif yana eğilmesi bir konu veya kişiye ilgili olmanın işareti olabilir. Belki de o dert anlatmaya doyamadığımız arkadaşlarımızın ve hatta psikologların en büyük sırrı kafalarıyla yaptığı 15 derecelik açıdır.
-
Kafanın fazla eğilmesiyse sempati göstergesi olabilir.
-
Kötü bir değerlendirme esnasında ise genelde değerlendirenin gözlerini kapattığını ya da burnunun ucuna hafif bir dokunuşta bulunduğunu gözlemleyebiliriz.
-
Onaylama işareti olarak kafa sallamak genelde pozitif bir mesaj içerir ve dinleyenin konuya ilgili olduğunu ve dikkatinin konuşulanlarda olduğunu gösterir.
-
Fakat "otomatiğe bağlayarak" sürekli kafa sallamak ise dinleyenin ilgisini kaybettiğinin işaretidir.
-
Burna dokunmak şüphe veya fikrin reddedilebileceğinin işareti olabilir.
-
Çeneyi elle sıkmak küstahlık işareti olabilir.
-
Elin çeneye konması ve çeneyi kaşımaksa kişinin düşünme ve karar verme aşamasında olduğunu gösterir.
Başı öne eğmek özgüven eksikliğinin ilk işareti. Bir iltifat karşısında başını öne eğen insanlar içinse utangaç ve çekingen yorumunu yapmak mümkün.
Konuşma esnasında kulağa dokunmak veya kulağı kaşımaksa kararsızlığa işaret edebilir.
İçten bir gülüş tüm yüzünüzü kaplar ve özellikle gözlerinizden okunur. Buna karşın sahte bir gülüşte sadece dudaklar oynar. Ünlü bir Türk düşünürünün sözü bilim insanları tarafından da onaylanıyor: "Gözler kalbin aynasıdır yalan nedir bilmez onlar."
Kafanın hafif yana eğilmesi bir konu veya kişiye ilgili olmanın işareti olabilir. Belki de o dert anlatmaya doyamadığımız arkadaşlarımızın ve hatta psikologların en büyük sırrı kafalarıyla yaptığı 15 derecelik açıdır.
Kafanın fazla eğilmesiyse sempati göstergesi olabilir.
Kötü bir değerlendirme esnasında ise genelde değerlendirenin gözlerini kapattığını ya da burnunun ucuna hafif bir dokunuşta bulunduğunu gözlemleyebiliriz.
Onaylama işareti olarak kafa sallamak genelde pozitif bir mesaj içerir ve dinleyenin konuya ilgili olduğunu ve dikkatinin konuşulanlarda olduğunu gösterir.
Fakat "otomatiğe bağlayarak" sürekli kafa sallamak ise dinleyenin ilgisini kaybettiğinin işaretidir.
Burna dokunmak şüphe veya fikrin reddedilebileceğinin işareti olabilir.
Çeneyi elle sıkmak küstahlık işareti olabilir.
Elin çeneye konması ve çeneyi kaşımaksa kişinin düşünme ve karar verme aşamasında olduğunu gösterir.
2. Üst vücut
- Omuzların geriye atılması güç ve cesaret belirtisidir.
- Kolların açık olması kişinin rahat ve konuşmaya/iletişim kurmaya açık olduğunu gösterir.
- Kolların kavuşturulması kişinin savunmaya geçtiğini ve memnun olmadığını gösterebilir.
- Kolların ense arkasında birleştirilmesi de bir konuya ilgi belirtisidir.
- Parmakla işaret etmek öfke belirtisi olarak algılanmaktadır.
- Yukarı ve dışa dönük el hareketleri kişinin açık ve olumlu olduğu mesajını verir. Başkasına avuçların gösterilmesiyse bir durdurma niyeti içerir.
- Ellerin birbirine kavuşturulması veya parmak uçlarının birbirine değmesi "düşünüyorum/bu konuyu değerlendiriyorum" anlamına gelir.
- Bir fikri aktarırken parmak uçları birleştirilir ve avuç içleri birbirinden ayrı olacak şekilde uzak durur.
- Ellerin bele koyulması "hazırım ve istekliyim" anlamına gelebileceği gibi saldırganlık göstergesi de olabilir.
3. Alt vücut
- Kalçaların öne çıkarılması kişinin güçlü hissettiğini simgeleyebilir.
- İki ayak arasındaki mesafe de güce ve baskınlığa işaret eder.
- Bacakların açık ve ayrı olması kişinin ortamda rahat hissettiğini gösterir. Bacak bacak üstüne atmaksa kasların ne kadar gergin olduğuyla ilişkili olarak rahatlık ya da savunmaya geçme belirtisi olabilir.
- Karşınızdaki bacak bacak üstüne attığında bacaklarının gösterdiği yöne göre onun size olan ilgisini anlayabilirsiniz. Ayakları sizin bulunduğunuz yönü gösteriyorsa sizinle daha ilgilidir.
- Bu pozisyonda ayakları sallamak kişinin sıkılmış veya sabırsızlık içinde olduğunun belirtisi olabilir.
4. Gözler
- Gözleri aşağı yöneltmek korku, suçluluk veya boyun eğme mesajı içerebilir.
- Kaşları aşağı yöneltmek ve göz kısmak karşıdakinin söylediklerini anlamaya çalışma anlamına gelir.
- Karşıdakinin gözünün içine bakmak kendinden eminlik göstergesidir.
- Göz göze gelmekten kaçınmak kişinin özgüveninin düşük olduğu şeklinde yorumlanır.
- Endişeliyken veya başkalarını değerlendirirken gözümüzü hızlı kırpmaya daha yatkınızdır.
- Büyük gözler kişinin konu veya kişilere daha ilgili olduğu algısını yaratır.
- Başkasının yaptığı rahatsız edici bir yorum karşısında yana doğru bakmak yaygın bir tepkidir.
- Birini gözlerini ayırmaksızın bakmak agresif ve baskınlık kurmaya dayalı bir mesaj olarak algılanabilir.
- Bir anıyı hatırlarken sağ üst köşeye bakarız.
- Yukarı doğru bakmak kişinin düşünmekte olduğunu gösterir.
- Kendimizi hakarete uğramış hissettiğimizde göz kontağını keseriz.