Bu Blogda Ara

16 Eylül 2011 Cuma

EKİP ÇALIŞMASI VE SİNERJİ


Ekip Çalışması ve İş yaşamında Sinerji, son yıllarda tüm dünyada sıkça kullanılmaya başlanılan bir kavramdır.

İkiden fazla kişinin bir araya gelerek çalışmaları sonucunda, tek tek oluşturacakları etkilerin toplamından daha fazlasını elde etmeleri anlamına gelen sinerji, değişen üretim ilkeleri ve tüketici tercihleri sonucu işletmelerde kullanılma gereksinimi doğurmaktadır.

Bunun sonucu olarak da günümüzde, bireysel becerilerin yerini çalışan bireyler arasındaki karşılıklı bağımlılık duygusu almıştır.

Artan rekabet, azalan kar ve çeşitlenen müşteri ihtiyaçlarıyla birlikte,iş dünyasının gündemine giren matriks yapılanma ya da başka bir deyişle yassılaşan yönetim anlayışı, yatay ilişkileri ve iletişimi gerektiriyor. Ama ne var ki sadece işletme yapılarını yassılaştırmak, yatay iletişimi etkin kılmaya tek başına yetmemektedir. Bu şekilde de ortaya sinerji kavramı çıkmıştır.

Sinerji kavramı berberinde yassılaşan yönetim anlayışını, iç müşteri kavramını ve ekip çalışmasını getirmiştir.

Günümüzde, iç müşteri kavramına önem vermeden ve iç müşterinin mutluluğunu sağlamadan, dış müşterini mutluluğunu sağlamak mümkün değildir. İç müşterinin mutluğu dışında, ekip çalışmasını sağlamak işletmenin verimliliği açısından zorunlu duruma gelmiştir.

Ekip çalışmasının tam olarak sağlanılabilmesi, çalışanların zihin haritalarına ait yapılanmalara bağlıdır. Eğer ki şu tür yaklaşımlar, çalışanlar için gündeme gelebiliyorsa, burada ekip çalışmasından bahsetmek mümkün olamaz:

“Bu benim sorunum değil.”

“Bir de onların işiyle mi uğraşacağız!”

“Ben bu işin böyle olmayacağını söylemiştim.”

“Ben demedim mi?”

“Üstüne vazife olmayan işlere burnunu sokma”

“Oylama yapalım.”

“Ben ne söylüyorsam onu yap, fazla soru sorma.”

“Esas iş bu.”

Bunun yanında bir ekip çalışmasında yüksek performans ve uyumun sağlanılabilmesi bireysel kaliteye, ekip kalitesine ve yönetim kalitesine bağlıdır.

Ekip çalışması için önem taşıyan diğer bir konu ise “ekip” kelimesi ile “takım” kelimesinin karıştırılmamasıdır. Çünkü bu iki kelimenin anlamları arsında büyük farklılıklar vardır. Bir takım içinde; bireyler arasında güven tam olarak yoktur ve rekabet vardır,görev tanımıyla sınırlı tavır ve tutumlar gözlenir, hedefler, gerçekçi sayılamayacak kadar yüksek konduğu için, çoğunlukla amaçlara ulaşılamaz ve grup üyeleri bulundukları ortamdan memnun değillerdir. Ama ekip çalışmasında; rol ve sorumluluklar açıktır, açıklık, dürüstlük ve güven duygusu hakimdir, açık ve heyecan veren amaçlar söz konusudur ve ekip üyeleri, o grubun üyesi olmaktan mutluluk duyarlar.

Ekip Çalışmasına Yatkın Kişilerin Özellikleri

Parlak akademik özelliklere sahip birisi ya da CV’ si en parlak bir kişinin bir ekip çalışmasında mükemmel bir başarı sergilemesini beklemek pek mantıklı olmayacaktır.

Ekip çalışmasına yatkın insanlarda göze çarpan özellikler; yüksek duygusal enerji, hayata ve insanlara karşı olumlu bakış açısı (iyimserlik), yüksek iç motivasyon, işe bağlılık, değişime istek duyma ve başkalarını hesaba katan bir anlayışa sahip olmaktır.

Türk Kültürü Ekip Çalışmasına Ne Kadar Yatkın

İnsanlar, “siz bir ekipsiniz,” demekle, kendilerini bir ekip gibi hissetmezler. İyi bir ekip oluşturmanın iki temel şartı vardır: Birincisi profesyonel olmak, ikincisi olgun insan olmak. Bugün olgun olmak kavramı karşımıza duygusal zeka olarak çıkmaktadır. Duygusal olgunluk düzeyleri gelişmemiş insanların iyi ekip oluşturmaları beklenemez.

Türk toplumu ise genel olarak bu olgunluk düzeyine yaklaşabilen başka bir deyişle, ekip çalışmasına yakın bir kültüre sahiptir.

Türk kültürünün, ekip çalışmasını zorlaştıran özellikleri

Türk kültürünün ekip çalışmasını zorlaştıran yönlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

* Türk insanının profesyonel olmakta zorlandığı görülmektedir.

* Türk kültüründe uzlaşma anlayışı pek yerleşmemiştir.

* Belirsizliğe karşı düşük tolerans söz konusudur.

* Türk insanı körü körüne eleştirir ve eleştirdiği konu hakkında, ya çözüm önerme ya da kendine uyan çözümler önerir.

Türk kültürünün, ekip çalışmasını kolaylaştıran özellikleri

* Türk kültüründe insanlar birbirini hesaba katar ve birbirlerine aldırırlar.

* Türk kültüründe birliktelik duygusu oldukça yüksektir.

* Türk kültüründe insanlar beden dilini Batı insanından daha iyi kullanırlar.

Ekip Çalışması Kimlerle Yapılır?

Ekip çalışmasında başarılı olabilecek insanların en belirgin özellikleri, olumlu ve yapıcı insan ilişkilerine sahip olmalarıdır.

Sadece zekasına, mesleki bilgisi, beceri ve yeteneklerine güvenen ; olumlu ilişkiler kurmayı zaman kaybı ve gereksiz bir lüks olarak gören kişiler,mesleki nitelikleriyle hak ettikleri ölçüde geniş ufuklara yelken açamazlar. Böyle kişiler ile de muhakkak ki ekip çalışmasının oluşturulması beklenemez.

Şöyle bir benzetme yapacak olursak, kişi olarak zeki, mesleki olarak yetkin kişilerin kalitelerini beş puan; olumlu insan ilişkilerini kuracak becerileri geliştirmeyi üç puan kabul edelim. Bu iki özelliğin birlikte yaratacağı sinerjik etki, on beş puan olacaktır.

Bu sinerjik etkiyi sağlamak için, ekip çalışmasını oluşturan kişilerin, olumlu insan ilişkilerine sahip olmayı önemseyen, hoşgörülü ve esnek olmayı bilen, yaptığı işi seven, sevdiği işi yapan insanlardan oluşması en büyük etken olacaktır.

Heyecan Veren Ortak Bir Amaç

Başarılı bir çalışmayla bir projeyi hayata geçirecek olan ekibin, her şeyden önce bir misyonu, amaçları ve stratejisi olması gerekir.

Misyon; açık, ilham verici ve ekipte heyecan yaratıcı nitelikte olmalıdır. Amaçların ise net, basit, doğrudan ve ölçülebilir olması esastır.

Ekibin ortak bir amacı olmalı ve bu amaç ekip üyelerine heyecan vermelidir. Aynı şekilde etkin bir ekibin, ekip çalışmasının en önemli özelliklerinden biri de ekip içinde ortak değerler sisteminin varlığıdır.

Diğer Bölüme Bakmak

Her bölümün kendi çıkarlarını öne çıkardığı “silo” veya “kale” düzeni yönet,m anlayışı, hiyerarşik bir yönetim tarzına ihtiyaç gösterir. Bunun yanında, yatay ilişkilerin ağır bastığı yassılaşan anlayışı çerçevesinde,diğer bölümlerle olumlu ve sağlam ilişki kurmak, performans ve örgüt iklimi üstünde son derece önemli bir etkiye sahiptir.

Böyle bir sistemde bir yönetici, her şeyden önce kendi bölümündekilere örnek olmalıdır; özellikle de diğer bölümlerdeki kişileri gözleme ve onlar hakkında konuşmaktan kaçınma konusunda... Şunu da unutmamak gerekir ki, bir profesyonel kriz yaratmaz, krizi çözer.